30 Aralık 2021 Perşembe

Eski bir bilgisayar korsanının gözünden


Rakibinden esinlenerek bir işletim sistemi çıkarıyorsun. Bunu öyle bir pazarlıyorsun ki, yakın gelecekte tüm bilgisayarlar, içinde bu olmadan satılamaz hale geliyor. Kullanıcıları düzenli güncellemelere, şirketleri toplu lisans alımlarına ve senin adına danışman olarak çalışan kişilerden düzenli destek almaya mecbur bırakıyorsun. Her yeni sürüm çıktığında insanlar bunu da almak zorunda kalıyor. Ve yine güncellemeler, yine lisans, yine destek...

Ve sonra keşfediyorsun ki, sadece bundan para kazanılmaz. 
Bilgisayar korsanları ile anlaşıp virüsler üretiyorsun. Bu virüsler bilgisayara girdiğinde bilgisayara olmadık zararlar veriyor. Ama ne hikmetse daha 24 saat geçmeden antivirus uygulaması ile bilgisayarınızı kurtarabiliyorsunuz. Çoğu zaman insanlar baştan kurmayı bile tercih ediyor. 

Sonra diyorsun ki, bu ve buna benzer virüsler çok artacak, herkes bilgisayarına virus koruma programı kursun. Tüm şirketlerde bu zorunlu hale geliyor. Her sene yüksek rakamlarda yenilenmesi gerekiyor. Koruma programınız girdiğiniz her siteden, indirdiğiniz her uygulamaya kadar hayatınızı kontrol altına alıyor. Hatta geri planda çalışarak bilgisayarınızı hiç olmadığı kadar yavaşlatıp hantal bir hale getiriyor. Size dayatılan koruma programlarını yada uygulamaları kurmazsanız bankacılık uygulamalarına, resmi sitelere, sosyal platformlara girememeye başlıyorsunuz. Akîl adamlar bilgisayar dergilerinde çıkıp “hangi koruma programını kurduğunuz önemli değil, birini kurun yoksa yoksa bilgisayarınız çöker” diye korku salarak telkinlerde bulunuyor. 

Sonra yönetici güçler devreye giriyor. Şirket içinde girip giremeyeceğiniz siteler, kullanıp kullanamayacağınız uygulamalar network yöneticisi tarafından belirleniyor. Pek çok yasaklar uygulanıyor. Harddsikleriniz, usb taşıyıcılarınız hep önceden güvenlik testinden geçiyor. Ancak ondan sonra bir başka bilgisayara sokabiliyorsunuz. Ardından daha büyük güçler devreye giriyor. Evlerdeki kullanıcıların da hangi siteye girip giremeyeceğine onlar karar veriyor. Çoğu sitede “mahkeme kararı ile yasaklanmıştır” ibaresi çıkmaya başlıyor. Sosyal platformlara girip çıkarkenki hareketleriniz, paylaşımlarınız, yorumlarınız, herşey geri planda çalışan uygulamalar tarafından ya sansürleniyor, ya bloke ediliyor. Hatta sizin hesabınız da… 

Internette surf yapabilmek için, sosyalleşebilmek için, sanal alemdeki varlığınızı sürdürebilmek için tüm bunlara boyun eğiyorsunuz.

Elınmask “hayatımız bir bilgisayar oyunu, bunu ispatlayabilirim” demiş. 
O ispat çoktan yapıldı elınım maskım…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder